Tarihçi Yazar Ahmet Anapalı Darende’yi Anlattı
Ülke Tv ekranlarında yayınlanan ve Tarihçi Yazar Ahmet Anapalı‘nın sunumuyla ekranlara gelen “Tarihte Yürüyen Adam” programı iki bölüm halinde Darende‘nin tarihi ve kültürel mekanlarının tanıtımını yaptı.
Geçmişten günümüze yaşayan tarihi yapıların ve eserlerin ilginç hikâyelerinin anlatıldığı, tarihi sevdiren program “Tarihte Yürüyen Adam” Darende bölümleriyle büyük ilgi gördü. İlk bölümünü Şeyh Hamid-i Veli Somuncu Baba Türbesi ve Külliyesi‘ne ayıran programın ikinci bölümünde Darende’nin tarihi ve kültürel mekanlarından; Hasan Gazi Türbesi, Zengibar Kalesi, Abdurrahman Erzincani Camii, Medişeyh Türbesi, Kudret Havuzu ve Sadrazam Mehmet Paşa’nın külliyesi hakkında tarihi bilgiler anlatıldı.
Şeyh Hamid-i Veli Somuncu Baba Türbesi ve Külliyesi
“Tarihte Yürüyen Adam” Programının açılışını Şeyh Hamid-i Veli Somuncu Baba Külliyesi Tac Kapısı önünde yapan Tarihçi Yazar Ahmet Anapalı, Malatya denilince akla Darende geldiğini, Darende denilince de akıllara Somuncu Baba Hazretlerinin geldiğini ifade etti. Her şehrin bir ruhunun olduğunu, Darende’nin ruhunun da Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri olduğunu belirtti.
Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin 1331 tarihinde Osmanlı Sultanı Orhan Bey döneminde dünyaya geldiğini ardından ilim tahsili için çeşitli ziyaretler yaptıktan sonra Osmanlı Devletinin Payitahtı Bursa’ya yerleştiğini belirten Anapalı, Bursa’da talebe yetiştirirken fırınında yaptığı ekmekleri halka dağıtması sebebiyle “Somuncu Baba” lakabını aldığını söyledi.
Ahmet Anapalı Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri hakkında şu ifadeleri kullandı:
“Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin Bursa Ulu Camii açılış hutbesini irad ettikten sonra padişahın yanında itibarı olmasına rağmen “Şöhret Afettir” diyerek Bursa’dan ayrılmıştır. Allah dostları kendi ihtiyaçlarını kendi karşılarlar. En önemli özelliklerinden birisi helal kazanç yollarında bulunurlar. Somuncu Baba Hazretleri de fırın inşa etmiş ve ekmek dağıtmıştır. Ömrünün son kısmında Darende’ye gelmiş ve burada vefat etmiştir. Niğbolu Savaşına dualarıyla destek olmuştur.
1400 yılında Yıldırım Beyazıt Han Darende’yi fethetmiş ve Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri’ni ziyaret ederek bu bölgedeki bazı arazilerin gelirlerini kendisine bağışlamıştır. Burası daima devlet için dua eden bir merkez olmuştur. Osmanlı Sultanları burayı çok sevmiş fermanlar göndererek Somuncu Baba ahfâdına destek vermiştir. Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri döneminde başlayan insanlığa hizmet anlayışı günümüzde Hulusi Efendi Vakfı tarafından devam ettirilmektedir.”
Somuncu Baba ve ahfâdı Seyyid’dir
Tarihçi Yazar Ahmet Anapalı Somuncu Baba Türbesi Hazire Bölümü hakkında bilgiler verirken, Sultan 2.Mahmut Döneminde Nakibu’l Eşraflık dairesinden alınan Seyyidlik Belgesine dayaranak Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin ve ahfâdının bu belge ile “Seyyid” olduğunu yani Hazreti Peygamber Efendimiz(sav)’in soyundan geldiğini söyledi.
“Nakibu’l Eşraflık kurumu, Osmanlı Devletinde Peygamber Efendimizin soyundan gelen Seyyidlerin ve Şeriflerin kaydını tutmaktadır. Hazire bölümüne son olarak bu halkanın sonuncusu olan Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Hazretleri eklenmiştir. 1990 yılında yapılan restorasyon çalışmaları ile burası türbe bölümüne dahil edilmiş. Burada Osman Hulusi Efendi de ziyaretçilerini bekliyor.”
Dikkat çeken mimari özellikler
Tarihçi Yazar Ahmet Anapalı, Şeyh Hamid-i Veli Somuncu Baba Külliyesi‘nin mimari özellikleri hakkında da bilgiler verdi. Yeni Cami bölümünün tanıtımında ise bu bölümün İstanbul Süleymaniye Camii ile olan benzerliklerini anlattı.
“Süleymaniye Külliyesi’nin yapımında; Filistin’den sütunlar, Arabistan’dan cam kumları, Ilgaz Dağlarından ahşap, Mısır İskenderiye’den devekuşu yumurtaları, Bursa’dan çimentolar için yumurta, Marmara Adasından mermer, Yalova’dan demir, İzmir bölgesinden antik sütunlar getirilmiştir. Böylece bir bütün oluşturulmuş, Osmanlı coğrafyasının izlerini taşıyan bir cami yapılmıştır. Süleymaniye Camii‘nde ümmetin ayak bastığı yerlerden bir iz bulunmaktadır. Burada Somuncu Baba Külliyesi’nde de aynı durum söz konusudur. Çünkü ümmetin beslendiği kaynak aynıdır. Mimar Sinan’ın düşüncesi ile Somuncu Baba Külliyesi’ni inşa eden zihniyetin mantığı aynıdır.
Örneğin burada; ahşaplar Kuzey Afrika’dan, taşlar Mardin’den, mihrab taşı Antalya’dan, mermerler Bursa’dan getirilmiş Kahramanmaraş’ın ahşap işçiliği kullanılmıştır. Her bölgeden bir iz olması buranın da Süleymaniye Camii gibi ümmetin izlerini taşıyan bir merkez olduğunu gösterir. Bu arada unutmadan belirtmek gerekir ki Camii’nin halıları da Kudüs Mescid-i Aksa Camii ile aynı olacak şekilde seçilmiştir. Alt pencereler Osmanlı medeniyetini, üst pencereler ise Selçuklu medeniyetini temsil etmektedir. Tavanda bulunan 8 köşeli yıldız ise Selçuklu Yıldızını göstermektedir.”
Ülkemizin her köşesi cennet
Ülkemizin dört köşesinin cennet olduğunu vurgulayan Tarihçi Ahmet Anapalı, Darende Somuncu Baba Külliyesi‘ni görmeden yapılan bir Malatya turunun eksik kalacağını belirtti.
Programın 2.bölümünde ise Darende‘nin diğer tarihi ve kültürel mekanları hakkında bilgiler verildi. Balaban Abdurrahman Erzincani Camii hakkında bilgiler veren Anapalı, Abdurrahman Erzincani Hazretlerinin fetih öncesinde Osmanlı’nın önemli bir diplomatı olduğunu ve önemli hizmetlerde bulunduğunu belirtti.
Ayrıca Medişeyh Türbesi, Zengibar Kalesi, Bedesten, Ulu Camii, Kudret Havuzu ve Hasan Gazi Türbesi hakkında bilgiler veren Ahmet Anapalı programınn sonunda Darende’nin çıkarmış olduğu önemli devlet adamlarından Sadrazam Mehmet Paşa hakkında bilgiler verdi.
Hulusi Efendi Vakfının yaptığı hizmetlere bakıldığında “bugünkü Darende’yi Darende yapan Vakıf” tabirini kullanmanın yanlış olmayacağını belirten Ahmet Anapalı, tarihi ve kültürel değerlerimize korumak ve günümüze gençliğine yönelik yaptığı eğitim hizmetlerinden dolayı Vakfımıza teşekkür etti.
Tarihte Yürüyen Adam programı ile Darende‘nin tanıtımına katkı sağlayan Tarihçi Yazar Ahmet Anapalı nezdinde tüm Ülke Tv ekibine teşekkür ederiz. Programı youtube sayfamız üzerinden izleyebilirsiniz.